Boğa.
Çünkü tam olarak Sidonia'nın kişiliğine uygun, sinirli ve güçlü.
Tek kelimeyle agresif. Geçmişinden dolayı oldukça sinirli bir yapıya sahip. Ayrıca depresif. Yani ona olumsuz özellik taşıyan esifler diyebilirsiniz rahatlıkla. Özel yeteneğini keşfetmeden önce de, kardeşi olmadığından tek ve şımarık bir şekilde büyütüldü. Bu da hayatının geri kalanında onu hep etkiledi. Hep her şeyin daha fazlasını istedi, gereksiz hırslara kapıldı ve gitti. Sonunda hepsinin bedelini acı bir şekilde ödedi ama o asla akıllanmadı. Belki de ailesi yanlıştı. İnsan arkadaşını seçebilir ama ailesini seçemez derler. Belki de bu durum Doris'e çok uyuyor. Ailesi, iyi niyetle hareket etmiş olsa da fark etmeden Doris'e en çok zararı veren onlar olmuşlardı. Ardından kıza sorumlu damgasını basıp psikologlara götürmüşlerdi. Bu her iki taraf için de yıpratıcı olmuştu. Kızını dinlemeyen ailesini hiçbir zaman affetmeyecekti Doris. Arada sırada Arizona'dan ailesini ziyarete geldiğinde duygusal anlar yaşasa da kindar bir kız o. Hiçbir şekilde eskileri unutmayacak. Ayrıca intikam duygusu da gelişmiş. Bunun öcünü mutlaka bir gün almaya ant içti. Dominous seviyesini de geçtikten sonra, yani esaslı bir master olduktan sonra her şeyi ödetmeyi planlıyor. Acı çektirmeyecek fakat yüzlerine de bakmayacak. Sigara bağımlısı, Joseph sayesinde. Sigarasız yapamıyor. Ayrıca alkole de bayılıyor, sigara kadar müptelası olmasa da. Tek bulaşmadığı iş uyuşturucu, Tanrı bulaştırmasın. Zeki bir kız, gerçekten zeki. Ama zekasını kullanamıyor gibi klişelerden değil. Daha zekasının farkına varamadı. Zaman ilerledikçe, bunu hepiniz göreceksiniz. Entrikacı kişiliğiyle zekasını harmanlayınca okulun belası olacak.