Chosen Master RPG
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

İş gezisi.

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

1İş gezisi. Empty İş gezisi. Ptsi Haz. 11, 2012 9:38 pm

Ophelia Roache

Ophelia Roache
Fortunatus | Tiro
Fortunatus | Tiro

Oldukça küçük adımlar atmaya gayret ediyordu Lia. Ne kadar uzun sürede giderse o kadar iyiydi onun için. Babasıyla çok fazla vakit geçirmek onun için ölüm gibiydi. Babası ve onun işleri... Kendini bildiği ilk günden beri babasının işi vardı. Her seferinde ortaya çıkan kel, göbekli, şişman parmaklarını sıkan yüzükler takan ve sinsi gülüşlü adamlardan babasının yanına pek yaklaşamazdı. Elinden düşmeyen son model telefonlarının bile daha değerli olduğunu düşünüyordu Lia. Babasının tek yaptığı evden çıkarken onu alnından öpmekti. Elinin tersiyle alnına dokundu Lia. 'Ne çocukluk ama' diye düşündü. Babasına kendisiyle görüşmek istediğini söylediğinde öğrenebilmişti Rusya'da olduğunu. Her zamanki gibi yine iş içindi. Annesi ise hala İsveç'teydi... Uçakta verilen ikramlardan kalanları ağzına tıkıştırarak yürümeye devam etti Lia. Havaalanın kapısında ilk çevirdiği taksiye bindi. Gideceği yerin kartını şöfore verdikten sonra arkasına yaslanıp derin bir nefes aldı.

Otelden içeri girdiği an görmüştü babasını lobide. Etrafına bakmadan doğruca yanında gitti. Onu bıraktığı gibi bulduğunu düşünmüştü, telefonla. Adam telefonu bir kenara bırakıp ayağa kalktı. Yüzüne sinir bozucu gülüşünü yerleştirip uzun kollarını iki yana açtı. Lia da sahte bir gülüşle babasına yaklaşıp sarıldı. Neyse ki işkencesi kısa sürdü. Babası yeniden yerine yerleşti ve kızının oturmasını bekledi. Lia rahat gördüğü ilk koltuğa attı kendini. Oturduğu yerden etrafı incelemeye başladı. Tipik lüks otellerden biriydi. Büyük kolonlar, gösterişli tavan, yaldızlı süsler, oldukça detaylı halılar, heykeller, kimsenin anlam veremediği resimler, sahte gülüşlü resepsiyonistler... Birden irkildi Lia. Babasının bunlara nasıl tahammül ettiğine bir türlü anlam veremiyordu. "Seni gördüğüme sevindim." Etrafı süzen meraklı bakışlarını babasına çevirdi. Gür, kırlaşmış saçlarını her zamanki gibi geriye doğru taramıştı. Yüz hatlarının belirginliği ona ciddi bir görünüm kazandırıyordu. Lia gözlerini de babasından almıştı. Dudaklarını zor da olsa aralayıp birkaç kelime seçmişti.
"Ben de. Buradaki işin ne? Hiç Rusya'da işin olmamıştı."
"Artık var diyelim. Annen seni merak ediyordu. Hiç konuşmamışsın gittiğinden beri."
"İşlerim vardı."
"17 yaşında bir kızın ne işi olabilir?"

İşte başlamıştı küçümser tavırlar. Babası asla onun büyüdüğünü kabullenmeyecek gibiydi. Lia'nın kendine olan güveninin sarsıldığından en ufak bir fikri bile yoktu. Ona göre kızı hep dizinin dibinde oturacak, zengin bir işadamının uyuz oğluyla evlenecek, uyuz çocuklar doğuracaktı. Bunların hepsi Lia'nın iğrendiği şeylerdi. Dizi titremeye başlamıştı sinirden. Hiçbir şey demeden etrafına bakınmaya devam etti. Babasının ona baktığından emindi ama ona dönüp bakmak istemiyordu. O soğuk bakışlarının altında ezilmek gerçekten canını sıkıyordu. Telefonun çalmasıyla bu soğuk ortam biraz olsun hafiflemişti. Babası telefonu açmadan önce kızına bakıp "Sonra görüşürüz. Şimdi biraz işlerim var." dedikten sonra ayağa kalkıp hızla merdivenlere doğru gitti. Lia kucağında çantasıyla lobide kalmıştı. Derin bir nefes aldı ve ayağa kalktı. Gözleri dolmuştu ufaklığın. Kendini toparlayarak hızlı adımlarla otelden çıktı. Moskova'da olduğunu hatırlamak hoşuna gitmişti. Otele doğru dönerek "Uyuz babamın, uyuz Rus işleri." diye bağırdı. Birkaç kişi dönüp baksa da aldırış etmeden bir taksi çevirdi. Ucuz bir pansiyonda kalmak üzere yola çıktı.

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz